ŞÜKRÜ KARAKUŞ´UN “SELFI”LERİ
Ruşen Eşref Yılmaz
Şükrü
Karakuş,
orta
kuşak
sanatçıları
arasında
yer
alan
çağdaş
sanat
olgusu
yönünden
benzersiz
bir
kimlik.
Uzun
yıllardan
beri
İspanya’da
yaşayan
sanatçı,
yurtiçi
ve
yurt
dışında
otuzun
üzerinde
kişisel
sergi
gerçekleştirmiş,
ikiyüzden
fazla
grup
sergilerinde
yer
almıştır.
Sanatçının
bir
çok
yapıtı,
bienallerde
sergilenmiştir.
Özel
kurum
ve
koleksiyonlarda
da
yapıtları
bulunan
sanatçının
bir
yapıtı
Barcelona
Davis
Lisboa
Mini
Müzesine
alınmıştır.
SELFIE
konseptli
sergisiyle bu kez farklı bir temayla görünüyor, yeni zamanların yeni koşullarını tuvalinde oluşturarak...
Plastik
dilini;
eklektik
bir
estetik
üzerinde
biçimlendiren
sanatçı,
nesneye
dayalı
soyut
sanat
kavrayışı
içinde
geometrik
formlardan
yararlanarak,
yapısalcı
bir
resim
diyalektiği
yaratmıştır.
Bu
bağlamda
değişik
materiyaller
kullanarak
çağdaş
teknolojinin
olanaklarını
da
deneyimlediğini
görmekteyiz.
Uzam
ve
yüzey
düzenlemelerindeki
yalınlık,
ifadeyi
güçlendirici
niteliktedir.
Kompozisyonlarında
yaratıtığı
müzikalite
belleğin
derin
noktalarına
ulaşarak
gizemli
etkiler
oluşturur.Yapıtları;
modernizmin
tek
tipe
indirgeyen,
sınırlayan
kurallarını
aşarak,
post
minimal
dönemle
bağ
kuran,
kendi
yaşamıyla
birebir
örtüşen
bir
manifestodur.
Ürettiği
yapıtların
psikolojik
boyutu
kavramsal
içeriğiyle
"çok
anlamlılık"
sunuyor.
Sanatçı
ve
yapıtı
birbiri
içine
geçmiş
“BEN”dir.
İçeriksel
özdeşlikte
özne
ile
nesnenin
bütünleyici
rolu
bilince
kodlanmış
"şeylerin"
yansımalarıdır.
Selfie'leri,
yalın
birer
fotoğraf
olmaktan
öte
başlı
başına
bir
kimliktir,
enerji
yüklü
kurgulardır. Varlık ve zaman düzleminde canlı imgeleri gösterirken; özgünlüğünü ortaya koyarak, yaşam derinliğinde bulunan tinsel kodları deşifre eder.
Karşıtlar
üzerinden
kavramsal
öge
bileşenlerini
odağa
alan
sanatçının
Selfie
(özçekim)
adını
verdiği
sergisi,
içkin
niteliğiyle
derin
okumalara
açılıyor
çağdaş,
evrensel dili içinde.
2019